Eskişehir’in Tepebaşı ilçesi sınırlarında kurulmak istenen Alpu Termik Santralı projesi, bir süredir hem Eskişehir’in hem de Türkiye’de kömürlü termik santrallara karşı çıkan kamuoyunun gündeminin ilk sıralarında. Önemli bir tarım bölgesine kurulmak istenen Alpu Termik Santralı projesi elbette sadece bir santral yapısından ibaret değil; soğutma ve kullanım suyu için yapılacak kilometrelerce isale hatları, deşarj sistemleri, kül barajları, atık depolama ünitelerinin yanı sıra proje, kapsamı belirsiz yeraltı kömür madenciliği çalışmalarını da Eskişehir’e getirmeyi, bölgedeki tarım ve geleneksel ekonomiyi geri dönüşü olmayan biçimde değiştirmeyi öngörüyor.
Eskişehir ve Türkiye kamuoyunun gözlerini çevirdiği proje, Eskişehir’in tarımla uğraşan kesimleri kadar kentin merkezindekileri de endişelendiriyor. Aylardır süren eylemler yoluyla ortaya konan tepkiye duyarsız kalmayan yerel idare ve kurumlar da, santral projesi için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından Mart 2018’de verilen Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Olumlu Kararına karşı açılan iptal davalarında başı çekerek kent sakinlerinin termik santrala karşı verdiği mücadelenin yargı safhasının başlamasını sağladı.
Ekoloji Kolektifi de, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, Odunpazarı Belediyesi, Tepebaşı Belediyesi, Eskişehir Su ve Kanalizasyon İdaresi (ESKİ) ile Eskişehir Barosunun Çevre ve Şehircilik Bakanlığına karşı açtığı davanın hazırlık çalışmalarına katıldı ve dava sürecine katkı verdi. Bu süreçte Alpu Termik Santralı projesi hakkında, Ekoloji Kolektifinden Avukat Cömert Uygar Erdem ve Avukat Hülya Yıldırım’ın tespit ve değerlendirmelerini kamuoyuna, “Alpu Termik Santrali Projesi Nihai ÇED Raporu Hukuki Değerlendirmesi” başlığıyla sunarız.