• eminbaristarim
  • Yorum yapılmamış

Bonn Sonrası, Gelecek Senenin Küresel İklim Politikasında Gözlenmesi Gereken 5 Husus

Yazar: Marc Hudson ve Matthew Paterson, Çeviri: Ebru Arıcan
Bonn müzakereleri, büyük bir BM iklim konferansı için alışılmadık bir şekilde, geç saatlere kadar süren pazarlıklarla sona ermedi. Çeşitli taahhütler ve sözler şeklindeki ilerleme en iyi, yavaş ve istikrarlı olarak tanımlanabilir.

Konferans öncesinde, olması gereken ama muhtemelen olmayacak beş meseleye dair önerilerde bulunduk. Bunlar: fosil yakıtlardan tamamen kurtul, daha saldırgan emisyon azaltma sözü ver, gelişmekte olan ülkeler için iklim fonlarında büyük bir artış, Paris Anlaşması’nın uygulanmasıyla ilgili kurallara dair hızlı mutabakat ve karbonu atmosferden çeken “fantezi teknolojilerini” bir hayal olarak ifşa et.

Konferansın, önerdiğimiz beş ölçüt karşısında nasıl iş çıkardığına bakacağız, önümüzdeki sene yapılacak görüşme öncesinde BM iklim süreci için “sırada ne” olduğunu tartışacağız ve ardından, iklimle ilgili meselelere dikkati çekmek için 5 başka şey önereceğiz.

1.      Yeteri kadar petrol, kömür ve gaz zaten var

Amerika’nın düzenlediği tek etkinlikte kömür devi Peabody’den bir yönetici “temiz kömürü” savununca ortaya eğlenceli haberler çıktı. Dinleyiciler şarkı söyleyerek etkinliği protesto etti ve pek çoğu orayı terk etti.

En büyük manşet, Birleşik Krallık ve Kanada’nın girişimiyle ve aralarında Meksika, Yeni Zelanda, Danimarka ve Angola’nın da olduğu toplam 20 ülkenin taahhüdüyle “Kömür Sonrası İttifakın Güçlendirilmesi”ydi. Bu ittifak, net bir tarih olmamasına rağmen, kömürden elde edilen elektriği (Karbon Yakalama ve Depolama hariç) bırakma sözü verdi. Şüpheci olanlar haklı olarak bu ülkelerin her halükarda fazla kömür yakmadığına ve diğer fosil yakıtları yakmaya devam edeceklerine işaret ediyorlar.

Bu son nokta, gaz endüstrisinin iddialarına rağmen iklim için verilen sözlerle uyumsuz, tamamen yepyeni bir fosil yakıt endüstrisi olan hidrolik kırılmaya sürekli yeşil ışık yakan Birleşik Krallık’a dikkatleri çeken Friends of the Earth’ü çileden çıkardı.

2.      Vaatlerin Dişlerini Bile

Gerçekleşmedi (bu ses böbürlenerek ama yorgun bir halde iç çeken yazara ait). Konu ‘ateşlendi’ ve gelecek iki yıl boyunca eylemlerin yeniden değerlendirilmesi sözüyle tansiyon düşürüldü.

3.      Bize parayı göster

Bu da gerçekleşmedi. Aslında iklim finansmanı öyle bir çatışmaya yol açtı ki olaylar neredeyse bardağı taşıracak ve tüm müzakerelerin çökmesine sebep olacaktı.

Daha yoksul ülkeler (planlamaya yardımcı olmak için) neyi ne zaman elde edeceklerini bilmek istediler.

Bir Guardian raporuna göre, daha zengin ülkeler isteksiz olmadıklarını ancak gelecekteki hükümetlerin adına vaatlerde bulunmanın yasal olarak karmaşık olduğunu ifade ettiler.

4.      Kuralları Netleştir

Bu da olmadı (ortaya çıkmakta olan bir örnek var mı, hayır?) Guardian’dan Damian Carrington’un iskelet olarak nitelendirdiği şey vardır:

İskelet: Emisyonlarla ilgili eylemin nasıl rapor edildiği ve izlendiğine dair bir dizi başlık. Uluslar bunu ayrıntılı metinlerle anlattılar ancak bunlar genellikle çelişkilidir ve önümüzdeki yıl çözülmeleri gerekecektir.

Sonraki COP öncesinde 2018’de Paris düzenlemesinin zamanında tamamlanması için ilave bir görüşme olacaktır.

5.      Fantezi teknolojiler sanrı olarak sergileniyor

Hayır. Kömür sonrası enerji üretimini destekleyenler anlaşırken, karbon yakalama ve depolamayı teşvik eden dört etkinlik üç gün içinde gerçekleşti. Aynı zamanda, okyanuslar, uyum, kayıp ve hasar gibi diğer meseleler “bilinmezliğe sürüklendi.”

6.      Sırada ne var?

Polonya’daki COP24’e yaklaşırken, önümüzdeki yıl ne yapılması gerektiği konusunda herkesin kendi görüşleri var.

Kapsayıcı, katılımcı ve şeffaf bir süreci yansıtması için, Fiji ve Pasifik’te kullanılan geleneksel bir kelimeden adını alan ve insanların uzun vadeli vaatlerini şekillendirecek “Talanoa müzakereleri” yapılacaktır.  Aynı zamanlarda, gelecek Eylül’de, küresel ısınmanın 1,5 ℃ ile sınırlandırılması için ne yapılması gerektiğine dair (bir ipucu: yasaları değiştirin – özellikle de fizik yasalarını) Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli’nin (IPCC) bir raporu yayınlanacaktır.

7.      Önümüzdeki Yıl Gözlenmesi Gereken Beş Şey

Ama resmi Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nin (UNFCCC)ötesinde de bir hayat var. İşte izlenecek beş şey:

  1. ABD Eyaletleri ve Kentleri Vaatlerini Yerine Getirecek mi?
    “Amerika’nın taahhüdü ”nün parçası olarak 20 ABD eyaleti, 50’den fazla büyük kent ve 60’dan fazla büyük işletme emisyon azaltma hedeflerine varma sözü verdi. Bu gerçekleşirse Trump’ın “sonsuza kadar fosil yakıtlar” stratejisi boşa çıkabilir.
  2. AB ile Ne Olur?
    George Monbiot’nun, sanayi dostu bir dizi müdahalesi yüzünden “dünyanın önde gelen eko-vandalı” diyerek eleştirdiği Almanya başbakanı Angela Merkel çok eleştirilen AB Emisyon Ticareti Planını yeniden düzenlemek için Emmanuel Macron ile birlikte çalıştı. Aynı zamanda, Avrupa stratejisi sadece Brexit ile değil de Alman liderliğinin potansiyel Merkel sonrası boşluğu ile tehlikeye girebilir. Aynı zamanda ‘Kömürün ötesinde Avrupa’ kampanyası büyük bir başarı olabilir mi?
  3. Çin (elbette)
    Çin kendi emisyon ticaret planı hakkında beklenen duyuruyu Bonn’da yapmadı ama çok yakında geliyor. Aynı zamanda, nüfuslu Çin Danışma Konseyi, 2020 resmi güneş enerjisi hedefinin yanı sıra hiçbir yeni kömür fabrikasının onaylanmaması için de bastırıyor. Görünüşe göre Çin, yenilenebilir devrimin öncülüğünü yapıyor.
  4. Kömürün Ölüm Spirali
    ABD’li milyarder Michael Bloomberg’in teşvikiyle, daha fazla kurum kömürü bırakıyor, pazar paylarını artıran yenilenebilirler kömürün düşüşünü hızlandırıyor (çok düşük bir temelden). Kömür Sonrası İttifakı’nın yaptığı duyurular bu konuyu daha da ileri götürmenize yardımcı olabilir.
  5. Fiziksel Etkiler
    Emisyonlar rapor edilen durulma sonrası yine artıyor. Kuzey kutbu, iklim modellerinin tahmin ettiğinden hızlı ısınıyor ve Avustralya, yazları aşırı derecede sıcak ve kuru olabiliyor. Bu nedenle, dünyayı iklim değişikliğinden kurtarmak için “çok geç” ise, şeylerden nasıl azami fayda nasıl sağlayabileceğimizi soran daha fazla makaleyle karşılaşmayı bekleyebiliriz kuşkusuz.

 

Bu çevirinin yazıldığı dildeki hali aşağıdaki linkte yayınlanmıştır.

https://theconversation.com/after-bonn-5-things-to-watch-for-in-the-coming-year-of-global-climate-policy-88260

Yazar eminbaristarim