Bu durum, Limpopo eyaletinin Lephalale bölgesi yakınlarında inşa edilmesi önerilen Thabametsi kömürle çalışan enerji santrali için hazırlanan nihai iklim değişikliği etki değerlendirmesinde de açıkça görülüyor. 31 Temmuz 2017 Pazartesi günü, Dünya Hayatı Afrika Johannesburg (Earthlife Africa Johannesburg-ELA), Çevre Hakları Merkezi (Center for Environmental Rights-CER) yardımıyla, Thabametsi’nin iklim değişikliği etki değerlendirmesi üzerine yorumlarını sundu.
Thabametsi, bu yılın başlarında, Kuzey Gauteng Yüksek Mahkemesi – Güney Afrika’nın ilk iklim değişikliği davasında – Thabametsi’nin çevre yetkisine dair ELA’nın yaptığı itirazı, bu kez santral için bir iklim değişikliği etki değerlendirmesi ile birlikte Çevre Bakanlığı’nın yeniden düşünmesini emrettiği zamanlarda ön plandaydı. Mahkeme, Thabametsi’nin çevresel etki değerlendirmesinin bir bölümü için gerekli olan iklim değişikliği etki değerlendirmesinin yapılması ve bu değerlendirmenin elektrik santralinin devam edip etmeyeceğine dair bir karar alınmadan önce göz önünde bulundurulması gerektiğini onayladı.
Bu iklim değişikliği etki değerlendirmesi, Güney Afrika’da kömürle çalışan bir termik santral için türünün ilk örneği. Değerlendirme, Thabametsi’nin sera gazı emisyonlarının yüksek olacağını doğruluyor; daha kötü olmasa da, kabaca Eskom’un en eski kömürle çalışan santrallerine denk olacak şekilde, yılda 9.9 milyon ton karbondioksit eşdeğeri (CO2e) salınacak ve megawatt saat başına 1.23 ton CO2 sera gazı emisyonu yoğunluğuna sahip olacak.
İklim değişikliği etki değerlendirmesi, önerilen enerji santralinin iklim değişikliği etkileri ile başa çıkıp çıkarmayacağına da bakmaktadır. Planlanan sanayi alanı gelişimi nedeniyle su giderek daha da kıt hale geleceğinden, halihazırda su kıtlığı yaşayan Lephalale bölgesindeki su mevcudiyeti ve bozulan su kalitesinin, enerji santralinin amaçlandığı 30 yıllık ömrü boyunca yüksek risk oluşturacağı görülüyor.
Buna rağmen, iklim değerlendirme özet raporu, açıklanamaz bir şekilde, enerji santralinin genel etkilerinin düşük ila orta derecede önemi olduğuna ve Thabametsi’nin devam etmesine karar vermiştir.
Güney Afrika’nın iklim değişikliğinin etkilerine karşı aşırı kırılgan olması ve Güney Afrika’nın sera gazı emisyonlarını azaltmak için uluslararası taahhütler vermesi düşünüldüğünde, iklim değişikliği etki değerlendirmesinin bulguları son derece endişe vericidir. Dünyadaki birçok ülke yeni kömür santralleri inşa etmiyor; var olan santrallerini hizmetten kaldırıp, güneş ve rüzgardan yenilenebilir enerji üretimi gibi daha temiz ve daha verimli çözümlere yöneliyor. Bilimsel ve Endüstriyel Araştırma Konseyi (Council for Scientific and Industrial Research-CSIR) tarafından yapılan araştırmanın gösterdiği üzere, bereketli güneş enerjisi ve rüzgar kaynakları olan Güney Afrika için bunlar çok uygun seçenekler.
ELA’dan Makoma Lekalakala: “Geri döndürülemez iklim etkileri doğuracağı halde DEA’nın Thabametsi’ye neden yetki verdiği bilinmiyor. Umarız ki şimdi, iklim değişikliği etki değerlendirmesi bulguları bu enerji santrali için onay verilmemesi gerektiğini netleştirir. “Bakan, iklim etki değerlendirmesini ve yorumları (ELA’nın yorumları da dahil olmak üzere) düşündüğünde, Yüksek Mahkeme’nin emrine uygun olarak, ELA’nın çevresel yetkilendirme itirazını onaylayacağına veya (tekrar) reddedeceğine dair bir karar vermelidir. Bunu yaparken, Thabametsi’nin çevresel yetkilendirmesini bir kenara bırakabilir (değişiklikler olsa da olmasa da) veya yeniden gözden geçirilmesi için DEA’ya yeniden başvurabilir. Bakan kararını verinceye kadar Thabametsi’nin çevresel yetkilendirmesi askıya alınmıştır.
CER (Center for Environmental Rights- Çevresel Haklar Merkezi) avukatı Nicole Loser şunları söylüyor: “İklim değişikliğinin etkilerini yeterince değerlendirmeyen ya da geri dönüşü olmayan iklim değişikliği etkilerine rağmen kurulması için yetkilendirilen tüm yeni kömür santrallerinde olduğu gibi, eğer Bakan Thabametsi’nin bu etkilere rağmen devam etmesine izin verirse, müvekkilimiz daha fazla hukuki işlem yapmayı göz önünde bulunduracaktır. Her iki durumda da, Güney Afrika enerji kaynaklarından biri olan kömür kullanımını büyük ölçüde azaltması beklenen 2018 yılı başlarında yayınlanması planlanan revize edilmiş Elektrik için Entegre Kaynak Planı’nın geçerli olması durumunda, en az 30 yıl boyunca sera gazı salacak bir projeye Güney Afrika’nın taahhüt vermesi mantıksız görünüyor.”
Kömür Bazyükü Bağımsız Güç Üreticisi Satın Alma Programı (Coal Baseload Independent Power Producer Procurement Programme) kapsamında tercih edilen teklif sahibi olan Thabametsi’nin, 3 Kasım 2017 tarihine kadar ticari ve mali açıdan kapatılması gerekmektedir (bu da halihazırda çevre yetkisi de dahil olmak üzere gerekli tüm izinlere sahip olması gerektiği anlamına geliyor). Durdurulan çevresel yetkilendirmeler dışında, Thabametsi’nin üretim lisansı, hava emisyonu lisansı veya su kullanım lisansı da yoktur.
ELA ve CER, çevre adaleti örgütü olan “Groundwork” ile birlikte Kömürden Sonra Yaşam / Ngaphandle Kwamalahle kampanyasının bir parçasıdır. Bu, yeni kömürlü termik santrallerine ve madenlere yapılacak yatırımların cesaretini kırmayı, Güney Afrika’nın kömür altyapısının tedavülden kaldırılmasını hızlandırmayı ve halk için yenilenebilir enerji sistemlerine adil bir geçişi mümkün kılmayı amaçlayan ortak bir kampanyadır.
Nihai İklim Etki Değerlendirmesi dokümanına buradan erişebilirsiniz.
https://cer.org.za/wp-content/uploads/2016/07/Thabametsi-Final-Summary-Report-Jun17.pdf
Nihai İklim Etki Değerlendirmesi yorumlarına buradan erişebilirsiniz.
https://cer.org.za/wp-content/uploads/2016/07/ELA-Comments-on-Final-Thabametsi-CCIA-PIA-31-7-17.pdf
Bu çevirinin yazıldığı dildeki hali aşağıdaki linkte yayınlanmıştır.
https://cer.org.za/news/media-release-thabametsi-climate-impact-assessment-reveals-staggering-greenhouse-gas-emissions